Siyasetimiz batıdan kopya edilmiştir. Geçerli kültürü ve ahlakı da pragmatist, oportünist ya da makyavelisttir. Yani, kültürden ve ahlaktan arındırılarak temelsiz bırakılmıştır. Siyasi mücadele, hizmet yarışı üzerinden değil rakibi kandırarak, itibarsızlaştırarak, düşmalaştırarak altetme üzerinden sürdürülür. Kazanmak için her yol mubah anlayışı safha safha kültüre, geleneğe ve tabir yerindeyse kadere dönüşmüştür. Öyle…
Ahlak
-
-
Siyasetin ahlakı, toplumsal ahlaktan ayrı bir değerlendirme konusu mudur? Siyasetin ahlakı bu ülkede hep konuşuldu. Siyasilerin seçim meydanlarında yalan yanlış beyanlarda, gerçekleşme ihtimali olmayan taahhütlerde bulunmaları, dün ak dediklerine sonra kara demeleri, siyasi muarızlarına ağza alınamayacak hakaretlerde bulunup sonra siyasi izdivaçta bulunmaları ve son olarak Gelecek Partisinden istifa edip iktidar…
-
Uzun yıllardır ısrarla, aşiret kültürü aralığında doğan, gelişen ve kronik hastalıklarla malul hale gelen siyasi kültür ve ahlakımızla ilgili ilmi teşhislerde bulunulması, hastalıkların tedavi edilmesi, zamanla edindiğimiz insanlık tecrübesinin ışığında, medeniyetin eriştiği ufkun aşılıp dünya yönetim bilimi literatürüne girecek yeni bir siyaset anlayış ve pratiğinin gelecek kuşaklara miras bırakılması fikrini…
-
Köşe Yazıları
Artık İtiraf Edelim: Bizim Sorunumuz Devletten Önce Toplumla
by Mustafa Erdoğan 28 Kasım 2024Kendilerini ‘’demokrat aydınlar’’ olarak niteleyen solcular ile bazı Kemalistler 12 Eylül rejiminin Türkiye toplumunu depolitize ettiğini (politikaya ilgisizleştirdiğini) ileri sürerler. Bu sözde büyük bir doğruluk payı vardır. Doğrudur çünkü ister 12 Eylül rejiminin baskıcı uygulamaları yüzünden olsun, ister başka bir sebepten ileri gelsin, Türkiye’de öteden beri halk kitlelerinde siyasete karşı…
-
İktidar taraftarları daha önce İstanbul ve şimdilerde Ankara’da sergilenen teknofest üzerinden bir PR çalışması yürütmektedirler. İktidar yüklü harcamalardan çekinilmeyen büyük reklam kampanyalarıyla bu faaliyeti duyurup en azından kendi seçmenini motive edebilme gayretinde. Elbette bir ülkenin savunma sanayii ve kendini güvene alma çabası önemlidir. Dünyadaki tüm ülkeler buna çok büyük harcamalar…
-
Son günlerde yaşadıklarımız ve sosyal medyada paylaşılanlar, “ahlak, adalet” mevzuu üzerinde bir daha durmamızın zaruretini biz müslümanlık iddiasında bulunanların önüne koyuyor. Halk tabiriyle, bir daha külahımızı önümüze koyup derin bir düşünceye/tefekküre dalmaya ihtiyaç olduğunu tekrarlarla hissettiriyor. Hz. Ayşe’ye, Hz. Peygamber’in ahlakı sorulduğunda, “Siz Kuran okumuyor musunuz? Onun ahlakı Kuran’dı” diye…
-
Milliyetçi-muhafazakârlar ve özellikle de onların siyasetteki temsilcileri başta gelen normatif referansları olarak sık sık ‘’millî ve manevî değerlerimiz’’e atıf yaparlar. Şimdilerde buna bir de ‘’yerlilik ve millîlik’’ eklenmiş bulunuyor. Bu ikisi, milliyetçi-muhafazakârların ahlâkî ve siyasî projelerinin şifresi gibidir. Gelin görün ki, ‘’Türk milleti’’nin gerçek hayatında bu retoriğin karşılığını bulmak hiç…
-
Bu yazıyı yazmama zorlayan hadise, çocukluğumdan beri doğduğum kasabanın, ailemin, çevremin telkinleri ve öğretileri ile devleti hep önemsedim. Halen de bu fikrim sabittir. Ancak beşer olan her şeyin sorgulanacağı gibi zaman ve mekân içerisinde göz bebeğim dediğim devletimi de sorgulamak ahlaken vatandaşlık görevimdir. Ana, babayı sevmek, saygı duymak nasıl bir…
-
Dante Alighieri’ye (1265-1321) atfedilen şöyle bir söz vardır: ‘’Cehennemin en sıcak bölümleri ahlâkî kriz anlarında tarafsızlıklarını sürdürenlere ayrılmıştır.’’ Dante’ye atfedilmesinin doğru olup olmadığı bir yana, bu sözün, üzerinde ciddi olarak durmamız gereken bir mesaj içerdiğine şüphe yok. Şimdi, tarafsızlık pasif bir tutum olduğu için, ilk bakışta, ‘’şu veya bu konuda…
-
Ülkemizde ahlâksızlığa görünüşte sert tepki verenler ile sıkı ahlâk bekçiliği yapanlar o kadar çok ki, bunlara bakarsanız, toplumumuzun çok ahlâklı olduğunu düşünebilirsiniz. Siyasetçilerimiz de ‘’millî ve manevî değerlerimiz’’den sitayişle bahsetmekten çok hoşlanır, hatta bu konuda birbirleriyle yarışırlar. Eh, bu ‘’manevî’’ değerlerin de merkezinde herhalde ‘’ahlâk’’ yer alıyor olmalı… Ama benim…