Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 17 yıllık iktidarının –bakış açınıza göre- ‘’hayal kırıklığı’’yla veya ‘’fiyasko’’yla sonuçlanmasından herkesin, bu arada kurulma aşamasındaki yeni partilerin de alacağı dersler var. Bu yazıda siyaset ve yönetime ilişkin bu derslerin başlıcaları üstünde kısaca durmak istiyorum. 1. Kişilere değil kurum ve kurallara güvenmeliyiz. Modern demokratik devlet ancak insan…
Adalet
-
-
Hemen hemen her yazımda bu ülkede çok yünlü bir zulmün faal olarak cereyan etmekte olduğunu ifade etmeye çalışıyorum. Geçen bir arkadaşımız soruyor; “Mesela ne tür zulümler?” Bu arkadaşı tenzih ediyorum ama bugün faal olan zulümler konusunda “ne tür zulümler” sualini soran büyük çoğunluk maalesef zulüm konusunda çok sathi/eksik bilgiye sahip…
-
Son yıllarda Türkiye’nin mer’î hukukunun, altında yatan anlayışa paralel olarak, doğru bir ‘’hukuk’’ anlayışından büsbütün uzaklaşmış olduğu bir sır değil. Pratikte bu şu demek: Türkiye’de görünüşte bir hukuk düzeni var ama gerçekte bu ‘’hukuk’’ zorbalığın bir kılıfından ibaret. En başta şunu görmemiz gerekiyor: Türkiye’nin sözde ‘’hukuk düzeni’,’ hem kavramsal olarak…
-
Türkiye gibi, ‘’Adalet mülkün temelidir’’ sözünü herkes diline pelesenk ettiği halde, özel ve kamusal hayatlarında adaletten bu kadar uzaklaşmış olan başka bir toplum az bulunur. Evet, bugünkü Türkiye, bırakınız kurum ve uygulamalarında adaleti hayata geçirmeyi, onu temel bir değer ve ideal olmaktan bile çıkarmış, adaleti adeta ‘’defterden silmiş’’ durumdadır. Elbette…
-
‘’İyi toplum’’un mahiyeti kadim zamanlardan beri siyaset felsefesinin ana ilgi konusu olmuştur. Klasik anlayış ‘’iyi toplum’’un ne olduğu sorusunu kişisel erdem temelinde cevaplandırıyor ve böylece iyi toplumun esas olarak ‘’erdemli insanlar’’dan oluşan toplum olduğunu söylüyordu. Bu erdemler arasında çoğunlukla ‘’adalet’’ de yer almakla beraber, adalet kurumsal olmaktan çok bireysel erdem…
-
Din mahiyeti itibariyle sivildir ve temeli ise ‘adalettir.’ Siyasetin muhatabı da halktır ve onların da pek çoğu avamdır. Bu nedenle çoğunluk hukuktan hoşlanmaz; haktan ve adaletten ziyade kendi bireysel, ailevi, eş-dost, aşiret ve kavmi çıkarlarına odaklı düşünürler ve hareket ederler. Çoğu zaman bu özel dairlerini genelin çıkarlarının önünde çıkarırlar, tutarlar.…
-
Şu an günümüzde, ülkemizde ve dünyada hayra alamet olmayan bir şeyler oluyor. Virüs belası çıktığından beri gündemin tek maddesi bu oldu. Bu ilk defa dünyada küresel manada oldu. Daha önceleri bölgesel alanda örnekleri vardı ama bu kadar korku ortamları pek olmamıştı. Vehim, hayal, korku, vesvese, gelecek düzenler ve sistemler konuşulmaya…
-
Bugüne kadar çok yazdım. Böyle giderse daha çok yazacağız ve fikir üretmeye devam edeceğiz herhalde. Yazılarımda Ak Parti siyasetinin ve iktidar uygulamalarının genel olarak toplumsal yozlaşmayı, daha özelde ise aile yapısındaki çözülmeyi ve gençlerin dinden uzaklaşmalarını tetiklediği ile ilgili tespitlerimi paylaşıyorum. Bazı arkadaşlar; ‘İyi de suç sadece iktidarın mı? Ailenin,…
-
Yargı liberal-demokratik rejimlerin kilit kurumudur. Bu tür rejimlerde yargının başlıca iki işlevi vardır. İlk olarak, yargı, rejimin güç ve yetki konfigürasyonunda ‘’fren ve denge’’ mekanizması olarak yer almak suretiyle siyasî bir işlev görür. Daha açık bir deyişle, yargı yasama ve yürütmenin kendi yetkilerini aşmalarını önler, onları hukuk içinde kalmaya zorlar.…
-
Bugünkü Müslümanların işine, söylemine akıl sır erdirilemiyor. Bir iki gündür İran’lı komutanın ABD saldırısı sonucu ölmesi, Türkiye Müslümanlarının entelektüel kesimini ikiye bölmüş durumda. Bir taraf sabahtan akşama kadar ABD’ye sövüp, sayıyor; diğer kesim ise ‘Eyvallah ABD şeytan, zalim ama öldürülen ise pirüpak değil.’ Her iki tarafın argümanlarına bakıyorum; Akıl ve…