Bu yazım tüm toplumsal kesimleri muhatap almakta ve kanaatime göre geleceğimize dair önemli bir uyarıyı ihtiva etmektedir. Bugüne kadar hiçbir siyasi partiye mensup olmamakla birlikte siyaseti yakın planda takip eden, sivil siyaseti inşa konusunda çalışmaları olan biriyim. Kısa zamanda ülke gündeminin birinci sırasına oturan Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili değerlendirmelerimi özetledikten sonra…
Fahrettin Dağlı
-
-
Dilerim yazının başlığı peşin bir yargıya varmanıza sebep olmaz. Şöyle denilebilir: Dindar veya seküler ne fark eder, hepsinden aynı şeyleri bekleriz. Bu konuda söz söylemek için dindarlık tanımının zihinlerimizde netleşmesine ihtiyaç var. Yazıda kullandığım anlamıyla dindarlık, kişinin kendisi ve çevresi tarafından tanımlandığı bir özelliktir. Mevcut hayat tarzı her ne kadar…
-
Son 15 yılda şahit olduklarımız üzerinden, yolsuzluğun mevcut siyasi iktidarın bir alameti farikası haline geldiğini söyleyebiliriz. 1995 yılından bu yana “Uluslararası Şeffaflık Örgütü” tarafından her yıl yayımlanan yolsuzluk algılama indeksinin 2023 yılı raporu da bunu tevsik ediyor. Ne yazık ki, her raporda biraz daha altlara düşen Türkiye, 2023 indeksinde 180…
-
Uzun yıllardır ısrarla, aşiret kültürü aralığında doğan, gelişen ve kronik hastalıklarla malul hale gelen siyasi kültür ve ahlakımızla ilgili ilmi teşhislerde bulunulması, hastalıkların tedavi edilmesi, zamanla edindiğimiz insanlık tecrübesinin ışığında, medeniyetin eriştiği ufkun aşılıp dünya yönetim bilimi literatürüne girecek yeni bir siyaset anlayış ve pratiğinin gelecek kuşaklara miras bırakılması fikrini…
-
Siyaset kurumu iyice kilitlenmiş durumda. 15 Temmuz’dan sonra inşa edilen yeni siyasi rejim demokratik sistemlerin olmazsa olmazları olan kuvvetler ayrılığını adım adım tasfiye ederek tüm gücü yürütmenin emrine verdi. Her namuslu, ahlaklı, erdemli vatandaş şu soruya adil bir cevap bulmaya çalışmalıdır: Bugün TBMM olmasa bu Türkiye’de yürütülmekte olan siyasal rejim…
-
Köşe Yazıları
17-25 Aralıktan Bugünümüze Uzanan Bir Devrin Kısa Muhasebesi
by Fahrettin Dağlı 19 Aralık 202417-25 Aralık Türkiye için yeni bir dönemin başladığı tarihtir. Bir iktidarın görev icra etme tarzının o iktidarı sürüklediği, içinden çıkılmaz girdaplara soktuğu, tsunami gibi önüne kattığı her değeri, her güzelliği sürükleyip götürdüğü, yıkan, tahrip eden, yok eden bir felaketin başlangıcı… Ülkenin bir sistemsizliğe mahkum edildiği, devleti oluşturan kurum ve kuruluşların…
-
Suriye’de olup bitenler dikkatlerimizi tekrar bölgeye yoğunlaştırdı. Türkiye toplumu yine ortadan ikiye bölündü. Bir grup fetih marşları çalarak, kendisinden geçerek Osmanlı’nın yeniden dirilişini müjdeliyor. Her ne kadar iktidar aktörleri sessizliğe bürünmüş ve cılız seslerle bu fetihçi tarafın arkasında olmadığını ifade etse de, taraftarları Türkiye’nin devlet olarak savaşan örgütlerin arkasında olduğunu…
-
Türkiye’nin cumhuriyete, demokrasiye, çok partili siyasi rejime geçişi halkın güçlü talebinin ve mücadelesinin bir sonucu değildir. Bu tercihler, Türkiye devletinin elitlerinin masa başında aldıkları kararların meclis onayı ile ilan edilmesi ile hayata geçmiştir. Halk iradesinin tecellisi olarak kabul edilmediği için de cumhuriyet tarihinin hiçbir döneminde demokrasi ve hukuk devleti anlayışı…
-
Bir haftadır Türkiye kamuoyu kaç sene sonra yeniden aynı mevzu konuşuyor, tartışıyor. 15 Temmuz 2014 tarihinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanarak “Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun” kapsamında yürürlüğe giren ve kısaca “Barış Süreci” olarak adlandırılan sürece şaşalı ve iddialı bir başlangıçla start verilmişti. Sonraki gelişmeler çoğumuzun…
-
Köşe Yazıları
Sebep Adaletsizlik ve Yolsuzluk, Sonuç Yoksulluk, Mutsuzluk ve Cinnet
by Fahrettin Dağlı 8 Ekim 2024Son günlerde sıklıkla şahit olduğumuz vahşet, cinnet, taciz haberlerini basit maddi delillerle açıklayabiliriz ama bu deliller olaylara anlam verip yorumlayabilmemiz için yeterli değildir. Bunun için ülkemizin son on yılında yapılanlara odaklanmamız gerekiyor. Çünkü Allah dilemedikçe varlık aleminin yasalarında hiçbir değişiklik olmaz, aynı sebeplerin aynı sonuçları doğurduğuna şahitlik etmeye devam ederiz.…